• Ana Sayfa
  • Blog
    • Güncel Paylaşımlar
    • BloombergHT Yazıları
    • Capital Yazıları
    • Dipnot Yazıları
  • Medya
    • Fotoğraflar
    • Videolar
    • İnfografikler
    • Kitap Önerileri
  • Programlar
    • Radyo Programlarım
  • Hakkında
    • İletişim
  • E-mail Aboneliği
  • English
facebook
linkedin
twitter
youtube

Blog Yazıları

23
MAY
2014

Avrupa’nın seçimi

Tags : akıllı para, avrupa birliği, avrupa parlamentosu, ekonomi, hande demirel, piyasa hattı, Türkiye AB süreci
Posted By : Hande Demirel
Comments : 0

Avrupa bu hafta, Avrupa Birliği’nin seçimle iş başına gelen tek organı olan Avrupa Parlamentosu’nun yeni üyelerini seçiyor. Seçim 22 Mayıs’ta başladı, bu pazar günü sona erecek. 28 ülkedeki 500 milyon Avrupa Birliği (AB) vatandaşı, kendisini temsil edecek 751 parlamento üyesini belirleyecek.

Her ne kadar Avrupa Parlamentosu, Avrupa Birliği’nin en itibarlı kurumlarının başında geliyor olsa da, Avrupa’lıların parlamentoya ilgisi sınırlı. Bu ilgi krizden bu yana daha da düşük bir seviyeye geriledi. Zaten Avrupalıların birliğe olan güveninde de aynı dönemde önemli gerileme var. 2007′de yani krizden önce Avrupa Birliği vatandaşlarının yüzde 52 düzeyinde olan AB’ye desteği, bugünlerde yüzde 30′lara gerilemiş durumda. Birliğe negatif bakanların oranının da yüzde 15′ten yüzde 28′e yükseldiği görülüyor.

Seçmenin gündeminde öne çıkanlar

Avrupa Parlamentosu seçimlerinde öne çıkan konuların başında işsizlik, göç ve enerji politikaları var. Avrupa’da özellikle İtalya, İspanya ve Fransa’da ciddi boyuta ulaşan işsizlik seçmenin tercihinde doğrudan etkili. Borç krizi ve kemer sıkma önlemlerinin Euro Bölgesi’nde tetiklediği ekonomik durgunluk sürüyor. Göç, Avrupa’da pek çok seçmenin gündeminde ilk sırada. Zira, rakamlar doğrulamasa da, örneğin İngilizler hala Romanya ya da Bulgaristan’dan gelenlerin işlerini elinden aldığına inanıyor. Bu konuda İngiltere yalnız değil. Pek çok Avrupa ülkesinde benzer inanışlar, sıkıntılar var. Genişlemecilerin sayısı giderek azalıyor.

Piyasa Hattı’nda konuğum olan Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi İlter Turan, pek çok ülkede seçmen tercihleri bu yöndeyken siyasetin tercihinin de benzer doğrultuda şekillendiğinin altını çiziyor. Turan, “İngiltere’de bağımsızlık partisi, Macaristan’da Fides, Fransa’da Le Pen’in partisi, Hollanda’da, Macaristan’da bütün AB ülkelerinde Avrupa Birliği’ne karşı ulusalcı akımlar güçlendi” diyor.

Kritik soruya kritik yanıt

İlter Turan, “Avrupa Birliği’ni temsil eden parlamento da yeni dönemde Avrupa Birliği’ni benimsemeyen üyelerinin sayısının arttığı bir ortama girebilir. Bu AB’nin yoğun birlik arzularının kamuoyunda destek bulmadığının bir ifadesidir. Yöneticiler bunu değerlendireceklerdir” diye konuşuyor.

Avrupa Birliği’nin, kuruluşundan bu yana yanıtını bulmakta güçlük çektiği bir soru var: Giderek derinleşen bir bütünleşme mi,ü yoksa bir ülkeler Avrupa’sı mı? İlter Turan, “Şu anda gördüğümüz ülkeler Avrupası fikrinin canlılığına işaret ediyor” diyor ve şöyle devam ediyor:

“Seçimler yeni dinamiklerin müjdecisi olacak. Karşımızdakiler tepki partileridir uzun ömürlü olmazlar diyebilirsiniz ama bu tablo AB’ye karşı duruşun aşırı ifadesi de olabilir. Eğer ikincisi doğruysa Avrupa’nın yeniden şekillenmesi kaçınılmaz.”

Türkiye’nin AB süreci nasıl etkilenir?

Seçimlerin sonucunda büyük ihtimalle Avrupa Birliği karşıtı ya da Avrupa’nın genişlemesi karşıtı seslerin yükseldiği bir parlamento ortaya çıkacak. Peki bu parlamentonun icraatları Türkiye’nin AB üyeliği sürecini nasıl etkiler? İlter Turan, hiç şüphesiz uzun vadede Türkiye’nin Avrupa Birliği sürecini zorlaştıracağını söylüyor. Ancak aynı zamanda şu tespiti de yapıyor:

“Türkiye şu anda AB’den çok uzaklarda seyreden bir ülke konumunda. Şu ana kadar açılması öngörülen fakat muhtelif sebeplerden açılmayan çok sayıda fasıl var. AB’nin önde gelen liderleri ucu açık bir süreçle karşı karşıya olunduğunu, bu görüşmelerin mutlaka bir üyelikle sonuçlanmayacağını beyan ettiler. Kısa vadede bu seçimler üzerinde durmamak gerekiyor. Türkiye’nin üyeliğinin gerçek olması, bu seçimlerin çok ötesinde bir zamanda olacaktır. Avrupa Parlamentosu’nda hiç şüphesiz Türkiye’yi eleştirenler olacaktır, belki Türkiye’nin son dönemdeki siyasi seyri de bu eleştirileri artıracaktır ama şu anda esas konular arasında Türkiye bulunmadığı için, Türkiye üye ülkelerin vetolarıyla engellemeleri kalkarsa bir takım fasıllarda müzakerelere devam edebilir.”

Piyasanın fiyatlaması

Piyasalar Avrupa’da şu sıra öncelikle Avrupa Merkez Bankası’nın (AMB) Haziran’da alacağı karara odaklanmış durumda. Diğer yandan Ukrayna merkezli jeopolitik belirsizlikler yakından izleniyor. Avrupa’nın seçimi ise pek fazla odakta değil.

İş Yatırım Global Piyasal Müdürü Şant Manukyan, seçim sonucuna ilişkin hemen pazartesi günü net bir fiyatlama görmeyeceğimizi söylüyor. Orta ve uzun vadede ise dikkate değer negatif bir etkisi olacağına işaret ediyor ve beklentisini şöyle özetliyor:

“Seçimden Avrupa karşıtı seslerin yüksek olduğu bir parlamento sonucu çıkarsa orta ve uzun vadede Avrupa Merkez Bankası’nın daha da yalnızlaşacağını düşünüyorum. Trader mantığıyla bakarsak bu iyi çünkü AMB daha agresif hareket etmek zorunda kalacak. Orta ve uzun vadede ise Avrupa’da beklenen tam entegrasyonu göremeyeceğimizden ötürü son derece negatif bir sonuç doğuracak. Sonuçta AMB’nin yapabilecekleri bir yere kadar, Avrupa’nın sorunları sadece para politikalarıyla çözülecek gibi değil.”

 

Bu yazı BloombergHT.com’da yayınlanmıştır : http://www.bloomberght.com/yorum/hande-demirel/1562053-avrupanin-secimi

Benzer Yazılar

  • Ukrayna ve yeni enerji hesaplarıUkrayna ve yeni enerji hesapları
  • Kuraklık: Risk değil gerçekKuraklık: Risk değil gerçek
  • Rusya-Batı gerginliği ne zaman çözülür?Rusya-Batı gerginliği ne zaman çözülür?
PaylaşTweet about this on Twitter0Share on LinkedIn0Share on Google+0Share on Facebook0

Yorum Yap Cevabı iptal et

*
*

captcha *

ss

Kategoriler

  • Güncel Paylaşımlar
  • BloombergHT Yazıları
  • Capital Yazıları
  • Dipnot Yazıları

Twitter

Yeni yazıları takip edin.

Popüler Yazılar

Eğitim şart!

2 Comments

ÇALIŞANINIZI YALNIZ BIRAKMAYIN

Yorum Yok.

Şark işi "Operasyon Argo"

Yorum Yok.

Önemli…

Bu site Hande Demirel'e aittir. Hiçbir kurum ya da kişiyle herhangi bir ilişkisi yoktur.

Buradaki görüş ve yorumlar yatırım tavsiyesi niteliğinde değildir.

Programlarım

İŞBAŞI
YATIRIM BÜLTENİ
PİYASA HATTI