En ileri teknolojileri satın almak, bunları ne amaçla ve nasıl kullanacağınızı bilmedikten sonra bir anlam ifade etmiyor.
Telefonlarımız birer bilgisayara dönüştü. Haberleri sosyal medyadan takip ediyor, uçak biletlerimizi internetten alıyor, toplantılara çevrimiçi katılıyoruz… Pandemi ile iyiden iyiye kuşatılmış olduğumuz teknolojiler yaşamlarımızda müthiş bir değişime sebep oldu.
Amacımız aslında aynı: Hayatın akışına ayak uydurarak yaşamak çabasındayız. Şirketlerimiz de dün olduğu gibi bugün de ciroyu artırıp masrafları azaltmak, bu sayede kâr etmek, çalışanlarının ve müşterilerinin memnuniyetini artırmak için çalışıyor.
Büyük değişim ise hız tarafında.
Teknolojinin hayatımızı değiştiren en büyük etkisinin hız olduğunu düşünüyorum. Bu hız bize işlerimizi daha kolay yapma, daha verimli daha kârlı olma, daha az hata yapma imkanını da beraberinde getirdi. Bütün bu getirilerden maksimum yararlanabilmek ise teknolojiye ne kadar yatırım yaptığınıza bağlı. Sadece finansal bir yatırımdan değil, entellektüel bir yatırımdan da bahsediyorum. Zira en ileri teknolojileri satın almak, bunları ne amaçla ve nasıl kullanacağınızı bilmedikten sonra bir anlam ifade etmiyor.
Her şeyden önce teknolojinin sağladığı faydalardan haberdar olmak gerekiyor. Sonra bunları işinize nasıl adapte edeceğinize kafa yormalısınız. Teknoloji, hızı sürekli artan bir tren gibi. Hangi noktasında bu trene atladığınız, hızına nasıl ne kadar adapte olabildiğiniz de önem taşıyor.
Teknolojik yatırımları yapmak, bunlardan fayda sağlamak için hiçbir zaman geç kalmış değilsiniz. Örneğin şirketinizin dijital dönüşümü için A’dan Z’ye bir plana ihtiyaç duyabilirsiniz ama uygulamada proje bazlı, küçük ve etkili adımlarla hareket edebilirsiniz.
Burada iki önemli konu var. Birincisi teknolojinin sağladığı faydalar kadar yarattığı tehditleri de düşünmek gerekiyor. Eğer dijitalleşme yolculuğunuzun bir güvenlik planı yoksa emekleriniz boşa gidecek, fayda değil zarar göreceksiniz demektir. Bugün siber güvenliğe yeterince önem vermeyen ve bu nedenle ufak saldırılarda bile ciddi zararlar eden şirketler var. İkincisi teknolojik imkanlarla değişen yeni dünyada artık yeni oyun kurucular olduğunu kabul etmek gerekiyor. Bunlardan biri değilseniz; yapay zeka, nesnelerin interneti, büyük veri, bulut teknolojileri, makine öğrenmesi vb gibi ileri teknolojilerle iş yapan, çok farklı iş modelleri ve çalışma anlayışlarıyla hareket eden bu oyun kurucuları takip etmelisiniz. Onların ne yaptıklarını izlemek ve yönünüzü oraya çevirmek büyük fırsatlar için adım atmanızı sağlar.
Ayrıca teknolojik gelişmelerin her geçen gün arttığı ve çeşitlendiği bir ortamda, değişimi yakalamanın maliyetinin de giderek arttığını da bilmelisiniz. Hemen şimdi adıp atıp zamana yetişmezseniz rekabette geri ve hatta oyun dışı kalma tehdidi zannettiğinizden de büyük olabilir.
İdeal Şirket Yolculuğu
İdeal Şirket Yolculuğu şirketlerimizin tam da ihtiyacı olan konuları ele alıyor.
Yeşil ekonomiden yapay zekaya yeni kavramları sorguluyor, açıklıyor, anlatıyor, zaten aşina olduklarımızı daha iyi kavramamız için güncele ve gerçeğe yaklaştırıyor.
Değişimin çok konuşulduğu şu günlerde, ‘değişim edebiyatı’ yapmadan, şirketlerimiz için değişim stratejisine giden yolun taşlarını döşüyor.
